“Karadeniz Devrimci Evlatlarıyla Onurlanıyor!”

Marksist Leninist Komünist Parti (MLKP) Merkez Komitesi tarafından yapılan açıklamada “Karadeniz Devrimci Evlatlarıyla Onurlanıyor! Zafer Aydın Yoldaş Ölümsüzdür!” dendi.

Avrupa Demokrat Haber Merkezi

MLKP tarafından yapılan açıklama şöyle:

Karadeniz Devrimci Evlatlarıyla Onurlanıyor!

Zafer Aydın Yoldaş Ölümsüzdür!

Mustafa Suphi’den Mahir Çayan’a önder devrimcilerin dünyaya gözünü açtığı; Fikri Sönmez’den Ayfer Celep’e, Mustafa Özenç’ten Fatma Hülya Tümgan’a, Kemal Pir’den Abdullah Özcan’a, Aydan Ezgi Şalcı’dan Osman Nuri Ocaklı’ya değin bağrında binlerce militan, yüzlerce kadro yetiştirmiş Karadeniz, bir devrimci evladını daha sonsuzluğa uğurladı. MLKP üyesi, Kürdistan Örgütü gerillası, Şehit Alişer Deniz Tugayı Komutanı Zafer Aydın yoldaş, Rojava’da Til Temir cephesindeki Êrîşa köyünde ölümsüzleşti.

Medya Savunma Alanları’nda ve Rojava’daki yaşam ve savaşımında Dîlşer Rênas ismiyle tanınan Zafer Aydın yoldaş parti üyesi olarak adını Karadeniz’in iki başeğmez devrimcisinden Cihan Alptekin ve Fikri Sönmez yoldaşlardan aldı. O, partisinin Cihan Sönmez’iydi.

Süleyman Yeter yoldaşın ölümü ve düşmanı yenen işkencehane direnişiyle tanışması Zafer yoldaşın kendini parti üyesi, gerilla ve kızıl komutan Cihan Sönmez olarak inşa etmesi için güçlü bir düşünsel ve manevi kuvvete dönüştü. Sömürgeci sınırları aşıp Kobanê’ye ulaşmak için Suruç/Pirsûs’a akan genç komünist nehrin bir parçası olması bu yönde attığı belirleyici adımdı. Suruç/Pirsûs katliamı ve tanığı olduğu 10 Ekim Ankara Gar katliamı Zafer yoldaşın partinin görüşlerinin haklılığına inancını ve çağrılarına cevap olma isteğini pekiştirdi.

Suruç/Pirsûs gazisi olarak, devrimciliğini sağlam temellere kavuşturmak için yüzünü özgür alanlara çevirdi. Hüseyin Demircioğlu Akademisi Komutanlığına yazdığı 14 Aralık 2018 tarihli bireysel gelişim raporunda şöyle diyordu: “Askeri alana geçmek istememin sebeplerinin başında kendimi geliştirmek, devrimciliğimi yeni bir düzeyde yeniden örgütlemek geliyordu. Devrimcilik yapmakta kararlıydım ama altı boş bir kararlılıktı, devrimcilik anlayışımın ayakları yere basmıyordu. (…) Parti çizgisine, örgüte, halka dayanmayan, erkek egemen anlayışları ve bireysellikleri barındıran bir anlayıştı. Hem kişiliğimde, hem de bununla bağlantılı olarak mücadeleyle ilişkimde çürümeler başlamıştı. Ya bulunduğun noktadan daha ileriye sıçrayacaktım ya da düzenin içinde eriyip gidecektim. Bir karar vermem gerekiyordu, verdim.

Rojava’ya gelmek için 3 metrelik Alman telleriyle örülü koca duvarları aştım. Bu benim için büyük bir devrimdi ama daha yolun başındaydım. (…) Dağ sürecinden geçmiş, Hüseyin Demircioğlu Akademisi’nde eğitim görmüş yoldaşların anlatımları, şehit yoldaşların kişisel gelişim raporları beni çok etkiliyordu. Şimdi bu değişim-dönüşüm sürecine ben girecektim ve hazırdım. (…) Değişim ve dönüşümümün önünde kişisel özelliklerim ve toplumsal cinsiyet rollerim güçlü dirençler oluşturdu.”

Gerçeğine böylesine berrak bir bilinçle bakması Zafer yoldaşın değişim, dönüşüm, nitelik biriktirme yolunda karşısına dikilen öznel ve nesnel engelleri aşmasında çok önemli bir işlev gördü. 2018 ilkbaharında eğitim için gittiği Hüseyin Demircioğlu Akademisi’nde kaldı ve çeşitli görevler üstlendi. Güçlü bir fedakarlık gerektiren tipte fiziki emekçilikten fedakarlığın en ileri biçimlerini koşullayan savaş cephesi görevlerine değin biriktirdiklerini pratikleştiren bir yoldan ilerledi. Şikeft yapımında çalıştı. Ustalık kazanmak için şikeft yapımı konusunda özel eğitim aldı. Orta otomatik silahlarda branş eğitimi alarak omuzlayacağı devrimci görevlere hazırlığını güçlendirdi. Faşist şeflik rejiminin kanlı sömürgeci planlarının yerle bir edildiği Garê direnişine katıldı. Arazi savunması için savaş mevzisi yapımında görev üstlendi. Çok zorlu 4 yılı savaş koşulları altında Akademi’de geçirdi. Zafer Aydın’dan Dîlşer Rênas’a, oradan Cihan Sönmez’e ulaşan yolu böyle yürüdü.

Hüseyin Demircioğlu Akademisi’ndeki 4 yılın ardından, Samsun Ladik doğumlu bir Türk komünisti ve birleşik devrimimizin kızıl partizanı olarak sömürgeci işgalcilere ve işbirlikçi faşist çetelere karşı savaşıma omuz vermek, devrimi savunmak ve inşasına katılmak için Rojava’ya gitti. Alana geldiğinde yazdığı raporda, Akademi sürecindeki hataları, yetersizlikleri üzerinde durduktan sonra şöyle diyordu: “(uzun yol süreci boyunca) tüm bunlar üzerine çok fazla düşündüm. Yol katettiğimi ve tekrar bir gelişim ivmesi kazanmak için bir irade ortaya koyacağımı söyleyebilirim. Kendime ve yoldaşlara inancım var. Kendimi öyle saklayan bir kişiliğim yoktur. Beni tanımak ve eksikliklerimi görmek en kötüsünden en fazla bir ay sürer.”

Cihan Sönmez/Dîlşer Rênas yoldaş bu sözlerine bağlı bir pratik geliştirdi. Şehit Alişer Deniz Tugayı’nda görev aldı, komutanlık sorumluluğu yürüttü. Kürtçesini geliştirdi, Arapça öğrenmek için emek verdi. Til Temir’in faşist sömürgeci işgal altında tutulan kesimlerinde düşman mevzi ve karargahlarına dönük eylemlerin keşifçisi, gerillası ve koordinesi olarak görev omuzladı. Düşman mevzilerine sızma eylemlerinin gönüllü komutanı oldu. Kobanê’de Osman Nuri Ocaklı yoldaşa karşı girişilen suikast saldırısına cevap olarak Til Temir cephesindeki Êrîşa köyünde işgalci sömürgeciliğin paralı askerlerinden oluşan işbirlikçi faşist çetelere karşı düzenlenen baskında öncü bir komutanlık inisiyatifi sergiledi. Suriye ve Rojava halklarının özgürlüğüne, eşitliğine, kardeşliğine düşman 6 faşist işbirlikçinin cezalandırıldığı baskında ölümsüzleşen Cihan yoldaş, ırkçılıkla, şovenizmle zehirlenmek, insanlıktan çıkarılmak istenen Karadeniz gençliğinin yüz akı, Türk halk onurunun temsilcisi olarak bayraklaştı.

Cihan Sönmez/Dîlşer Rênas yoldaşın devrimci çağrısı çeşitli uluslardan, inanışlardan, cinsiyet ve cinsel yönelimlerden işçilere, emekçilere, yoksullara, aydınlara, sanatçılara, tüm işçi, öğrenci ve işsiz gençliğe, fakat en başta da Karadeniz gençliğine, Türk halk gençliğinedir:

Faşizmi, ırkçılığı, şovenizmi, erkek egemenliğini, homofobiyi, adaletsizliği, sömürüyü nefretle reddedin. Devrimci saflarda birleşin. Özgürleşin. Kendinizi yeniden inşa edin. Faşist sömürgeci Türk sermaye devletinin Medya Savunma Alanları’nda ve Rojava’da başlatmaya hazırlandığı ABD, NATO ve KDP destekli geniş çaplı işgal ve soykırım saldırısına; faşist siyonist İsrail devletinin Gazze ve Refah’ta yürüttüğü ABD ve NATO destekli sömürgeci savaş, işgal ve soykırıma karşı sokaklara çıkın. Kürt ve Filistin halklarının onur ve özgürlük mücadelesinin yanında saf tutun.

Başta gençlik olmak üzere, tüm işçileri ve ezilenleri Cihan Sönmez/Dîlşer Rênas yoldaşın çağrısına cevap olmaya, örgütlenmeye, özgürlük ve sosyalizm mücadelesine, MLKP’nin birleşik devrim çizgisindeki devrimci çalışmalarına katılmaya, KGÖ’de, KKÖ’de, FESK’te görevler almaya davet ediyoruz.

Zafer Aydın/Dîlşer Rênas/Cihan Sönmez yoldaş şahsında özgürlük, adalet, sosyalizm uğruna toprağa düşen tüm gençlerin, tüm işçilerin, emekçilerin, yoksulların, sanatçıların emeklerine, ideallerine, anılarına bağlı kalacağımıza, devrimci savaşımı büyüterek ölümsüzlüklerinin simgesi olan adlarını yüksekte tutacağımıza halklarımız önünde bir kez daha söz veriyoruz.

28 Mayıs 2024

MLKP Merkez Komitesi