Şiir

Published on Haziran 4th, 2024

0

Ahmed Arif şiirlerinde yerellik ve evrensellik | Adil Okay


Ahmed Arif’in mısraları dağlara ovalara bakar, oradan yankılanıp kentlere akar ve beynimize ve kalbimize nüfuz eder. Düz yazı gibi görülen şiirleri de sonuçta bir imgeye çıkar. O dünün, bu günün ve yarının şairidir. Sanatta gelişmenin sınırı yoktur. Ancak bazı sanatçılar, hangi ekolden gelirlerse gelsinler tarihe kalırlar. Karacaoğlan, Fuzuli gibi. Sürrealist Paul Eluard ve Luis Aragon gibi. Ve tabi sosyalist gerçekçi Pablo Neruda ve Nazım Hikmet gibi.

Ahmed Arif’te sık kullanılan imgeler ve çağrıştırdığı yan anlamlar nelerdir:

‘Mapushane’: Feodal düzendir. Kapitalizmdir.

‘Kar’: Sıkıyönetimdir.

‘Aşk −sevda− sevgi’: Yoldaştır, davadır, halktır.

‘Suskunluk’: Öfkedir.

‘Çiçek, hercai menekşe’: Umuttur, ütopyadır.

Ahmed Arif’te soyuttan somuta, somuttan soyuta İmge örnekleri

“Engereğin dişlerine işledim,

Ağu dişlerine / Oluklu, çentik…

Ve vurgun, / Gözleri bir çift cehennem

Burnuna kan tütmüş / Pars bıyığına…

Dağın pulat yüreğine işledim, /Şimşeğin masmavi usturasına

Sevdanı usul-usul / Sevdanı mısra-mısra

Lo ben seni hapislerde sevmişim, /Ben seni sürgünlerde. “

Bu şiirde, “engereğin dişlerine işlemek”− “gözleri bir çift cehennem” mısraları, Ahmed Arif’in istediği zaman somuttan soyuta, soyuttan somuta imgelere başvurabileceğini göstermektedir. Ahmed Arif bu şiirde sevdanın, ideal dünya düzeninin emekle elde edilebileceğini anlatmaktadır.

“Suskun” adlı şiirinde mistik hava vardır… Özellikle “bir mısra boyu maceram” imgesi Yunus Emre’yi çağrıştırır.

“Rüya, bütün çektiğimiz / Rüya kahrım, rüya zindan.

Nasıl da yılları buldu, /

Bir mısra boyu maceram…

Bilmezler nasıl aradık birbirimizi, /Bilmezler nasıl sevdik,

İki yitik hasret, /İki parça can.

Çatladı yüreği çakmaktaşının, /Ağlıyor gök kuşaklarının serinliğinde /

Çağlardır boğulmus bir su… / Ağlıyor yeşil.”

Bu şiirde sanki her mısra bir metindir. Ahmed Arif “Suyu boğanlara” seslenir. Yani zalimlere. “Yeşili ağlatır.” Şiirde “yeşil imgesi ” umuttur, mazlum halktır.

Otuzüç Kurşun− Muğlalı vakası

Ahmed Arif, Muğlalı adlı komutanın yargılamadan katlettiği 33 Kürt köylüsünü anlattığı bu şiirinin sonunda sınıf çelişkisini de, kimlik sorununu da anlatır. Sınırlara, sınıflara isyan eder. Şiirinin son kıtasında dünya görüşü ve felsefesi destansı bir havada imge yüklü mısralarla bize geçer. Çağrışımlara yol açar. Hüzün ve umut bir arada gelir konuk olur.

“Kirveyiz, kardeşiz, kanla bağlıyız/ Karşıyaka köyleri, obalarıyla

Kız alıp vermişiz yüzyıllar boyu,/Komşuyuz yaka yakaya

Birbirine karışır tavuklarımız/ Bilmezlikten değil,/ Fıkaralıktan

Pasaporta ısınmamış içimiz/ Budur katlimize sebep suçumuz,

Gayrı eşkiyaya çıkar adımız/ Kaçakçıya/ Soyguncuya/ Hayına…”

Karanfil şiirinde kar imgesini ve evrenselliği irdeleyelim

“Tekmil ufuklar kışladı/ Dört yön, onaltı rüzgar

Ve yedi iklim beş kıta/ Kar altındadır.

Şarkılar bilirim çiğ tutmuş/ Resimler, heykeller, destanlar

Usta ellerin yapısı/ Kolsuz, yarı çıplak Venüs

Trans-nonain sokağı/ Garcia Lorca’nın mezarı,

Ve gözbebekleri Pierre Curie’nin/ Kar altındadır.”

Bu şiirde kar imgesi sıkıyönetimdir, feodal düzendir. Dünyayı felakete sürükleyen kapitalizmdir. Ahmed Arif bir imge ile “yedi iklim beş kıta kar altındadır” diyerek bütün bunları çağrıştıracak güce sahip bir şairdir.

Yine aynı şiirinde imgelerle evrensel değerlere gönderme yapar. Şarkılara çiğ tutturur. Venüs’e seslenir. Lorca’ya, pierre curie’ye seslenir. Dünyanın büyük bir mapushaneye dönüştüğünü anlatır. Solun enternasyonalizm ilkesine atıf yapar.

Sonsöz:

Son olarak Ahmed Arif şiirlerinin sınırları ve zamanı zorladığını söyleyerek bitirmek istiyorum. Onun tütün işçilerine seslenişi sanki tekel işçilerinin direnişini öngördüğünü düşündürür bize.

“Dostuna yarasını gösterir gibi,/ Bir salkım söğüde su verir gibi,/Öyle içten/ Öyle derin,/ Türkü söylemek, küfretmek,/Çukurova yiğidine mahsustur…

Tütün işçileri yoksul,/ Tütün işçileri yorgun,

Ama yiğit/ Pırıl – pırıl namuslu./ Namı gitmiş deryaların ardına/ Vatanımın bir umudu.”

okayadil@hotmail.com

Kaynakça:

Cemal Süreya. Papirüs. Ocak 1969.

www.toplumvesiyaset.com/uploads/…/67fb9310510ec2ba.DOC

100 Soruda Edebiyat Bilgileri. Rauf Mutluay. Gerçek Yayınevi.

Estetik. Afşar Timuçin. BDS Yayınları.

Şiir tasarımı ve süreçler. Nuray Gök Aksamaz. Gerçek Sanat yayınları.

Şiir ve gerçeklik. Ö. İnce. Can yayınları.


Adil Okay – 04.04.2024

Tags:


About the Author



Comments are closed.

Back to Top ↑